İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | electric shock i. | elektrik şoku | ||
Mr Cohn-Bendit suggested the solution might lie in electric shock treatment. Sayın Cohn-Bendit çözümün elektrik şoku tedavisinde yatabileceğini öne sürdü. More Sentences |
||||
Genel | electric shock i. | elektrik çarpması | ||
Technical | ||||
Teknik | electric shock i. | cereyan çarpması | ||
Teknik | electric shock i. | elektrik çarpması | ||
Electric | ||||
Elektrik | electric shock i. | elektrik çarpması |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | receive electric shock f. | elektrik akımına kapılmak |
Genel | receive electric shock f. | akıma kapılmak |
Law | ||
Hukuk | death by electric shock i. | elektrik çarpmasıyla ölüm |
Hukuk | kill by electric shock f. | elektrik ile öldürmek |
Technical | ||
Teknik | protection against electric shock i. | elektrik çarpmasına karşı korunma |
Teknik | protection against electric shock i. | elektrik çarpmasına karşı koruma |
Teknik | protection measures against electric shock i. | elektrik çarpmasına karşı koruma tedbirleri |
Teknik | protection against high voltage electric shock i. | yüksek gerilim elektrik şokuna karşı korunma |
Teknik | high voltage electric shock i. | yüksek gerilim elektrik şoku |
Electric | ||
Elektrik | protection against electric shock i. | elektrik çarpmasına karşı korunma |
Medical | ||
Medikal | risks of fire/electric shock or injury i. | yangın/elektrik çarpması ve yaralanma riskleri |